Üniversitemiz İlahiyat Fakültesi tarafından 15 Temmuz Kongre ve Kültür Merkezi’nde 12 Mart İstiklal Marşımızın Kabulünün Yıl Dönümü nedeniyle panel düzenlendi. Panele Rektörümüz Prof. Dr. Mehmet Emin Erkan, İlahiyat Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Hüseyin Güneş, Ziraat Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Seyyid Irmak’ın yanı sıra akademik- idari personelimiz ve öğrenciler katıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Rektörümüz Prof. Dr. Erkan “İlahiyat Fakültemize düzenledikleri bu program nedeniyle teşekkür ederim. İstiklal Marşı’nın ve onun kıymetli yazarının burada bu vesileyle anılması bizler için çok kıymetli. Mehmet Akif Ersoy’un hayatımdaki yeri çok önemlidir. Sahafat eserini defalarca okumuşumdur. Burada bugün panelistlerimiz aracılığıyla onu bir kez daha yad edeceğiz” ifadelerini kullandı. Panelin moderatörlüğünü üstelenen İlahiyat Fakültesi Dekan V. Güneş de kısa bir takdim konuşmasından sonra sırasıyla Üniversitemiz İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi ve Sanatları Bölümü Öğr. Üyelerinden Prof. Dr. Ziya Yılmazer ve Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Bağış’ı sahneye davet etti. Panelist Prof. Dr. Yılmazer konuşmasında İstiklal Marşı’nın devletimizin kuruluş belgelerinden birisi ve en önemlilerinden bir olduğunu söyledi. Yılmazer sözlerine “1921’in kasvetli ortamında Genelkurmay’ın isteği üzerine Maarif Vekaleti’nin açtığı yarışma ile öncelikle askeri, ardından bütün bir milleti harekete geçirecek, heyecanlandıracak, coşturacak bir marşın yazımı, sanki ilahi bir işaretle Mehmet Akif’e nasip olacaktır. İstiklal Marşı verdiği mesajlarla, o günlerde fonksiyonunu icra etmiş, daha başlangıcında ayete telmihte bulunarak (Tevbe, 40) başladığı “Korkma” hitabıyla, Müslümanların ümitsizliğe düşmelerinin, korkuya kapılmalarının önüne geçmeye, hemen her zaman Allah’ın inananların yanında olduğunu hatırlatmaya devam etmektedir” şeklinde devam etti. Sonrasında söz alan panelist Dr. Öğr. Üyesi Bağış da “İstiklal Marşı, 12 Mart 1921' de Türk devletinin resmi milli marşı olarak kabul edilmiştir. M. Akif'in millete mâl olmuş bu şiiri milletin ebedi bağımsızlığını temsil etmektedir. İstiklal şairimiz milli mücadele yıllarında hem şiirlerinde hem de vaazlarında vatan insanına birlik ve beraberlik ruhu, sabır, sebat, azim ve gayret şuuru kazandırmaya çalışmıştır. M. Akif aynı zamanda bir Kur'an şairidir. Ona göre geri kalmış bu millet, eskiden olduğu gibi ancak Kur'an'la kalkınabilirdi. Dolayısıyla o, hayatı boyunca var olan toplumsal sorunlara Kur'an merkezli çözümler getirmeye çalışmıştır.” ifadelerini kullandı. Panel soru cevap bölümüyle sona erdi.
13.03.2020 | Şırnak Üniversitesi