Üniversitemiz tarafından düzenlenen “Bilgi, Ahlak ve Üniversite” konulu konferansın konuğu olan İslam Düşünce Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Konferanstan önce Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Mehmet Emin Erkan’ı makamında ziyaret etti. 15 Temmuz Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen Konferansa Şırnak Valisi Ali Hamza Pehlivan, Şırnak Belediyesi Başkanı Mehmet Yarka, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Mehmet Emin Erkan, Üniversitemiz Genel Sekreter V. Doç. Dr. İbrahim Baz, Şırnak İl Müftüsü Ramazan Tolan, Üniversitemiz akademik ve idari personeli, öğrencilerimiz ve çok sayıda davetli katıldı. “Bilgi, Ahlak ve Üniversite” konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Mehmet Görmez konuşmasına selamlama ile başladı. Üniversitemizin davetine icabet etmekten büyük bir mutluluk duyduğunu belirten Görmez, “Son zamanlarda gençlere hitabet etmek üzere pek çok toplantıya davet ediliyorum. Her nesil kendinden sonraki nesli ‘kayıp nesil’ olarak görüyor. Ben gençlerin bizden daha güzel bir dünya kuracağına inanıyorum. Şu anda Hz. Nuh’un diyarında kurulan güzel bir üniversitede öğrenci kardeşlerimiz ile bir aradayız. Bilgi peşinde koşan insanlar var. Bilgi için hicret veren gençler var. Dolayısıyla bilgi bizim için neyi ifade ediyor. Bilgi-ahlak ilişkisi, dini ahlakı nedir. Bilgi, ahlak ve üniversite arasında zorunlu kurulması gereken ilişki nedir. Sevgili gençler öncelikle mensubu olduğunuzla iftihar ettiğimiz Dini Mübin İslam, aidiyeti ile iftihar ettiğimiz İslam medeniyeti kadar bilgiye değer veren, bilginin değeri, bilginin mahiyeti, bilginin anlamı, bilginin manası, bilginin varoluş sebebi, bilgiyi tevcih eden, bilgiyi yücelten başka bir medeniyet bulmak mümkün değildir. Kur’an-ı Kerim ilmi, alimi yücelten, tevcih eden bir kitap. Hz. Peygamber ilmi, ilim peşinden koşmayı yücelten, tevcih eden bir Peygamber olmuştur. Kim ilim için yola çıkarsa Allah’ta onun cennete giden yolunu kolaylaştırır. Melekler ilim talebesine kanatlarını açarlar. Sevgili gençler meleklerin kanatlarında olmayı hak eden bir işi için Şırnak’ta okuyorsunuz. Bizim kitabımız, Peygamberimizin sünneti bilgiyi, ilmi yücelten ve tevcih eden muhteşem ifadelerle doludur.”dedi. “Bir Kişiye Okuma Yazma Öğretmek, Ona Özgürlüğünü Kazandırmak Kadar Değerlidir.”Bir kişiye okuma yazma öğretmenin ona özgürlüğünü kazandırmak kadar değerli olduğunu belirten Görmez, sözlerine şöyle devam etti: “Dün öğretmenler günüydü. Bir kişiye okuduğunu anlama kabiliyeti kazandırmak, onu cehaletten kurtarmak, ölmüş bir insana hayat vermek kadar değerlidir. Çünkü ilim hayattır. Çünkü ilim sizin için var olduğunuzu gösteren yoldur. İlimle iftihar eden insan varlık, iyilik, insan, alem ve değer konularında donanımlı olacak. Üç kitabı birlikte okumayan âlim olamaz. Kısacası üç kitabı birlikte okuyacaksınız. İnsanı, kainatı ve Kur’an-ı Kerimi birlikte okuyacaksınız. İnsanı insan kılan değerler yani ahlak. Davranışı ahlaki kılan değerdir. Değerler konusunda, değerin kaynağı konusunda, iyiyi ve kötüyü birbirinden ayırt etme konusunda doğru bilinç sahibi olmalıyız. İnsanlık tarihi boyunca bilginin geçirdiği evreler vardır. O evrelerden birisi son 10-15 yılda yaşadığımız evre bilginin dijitalleşmesi evresidir. Bilgiye ulaşmanın çok kolay hale gelmesidir. Bilgi artık çok kolay ulaşılabilinen bir metaya dönüşmüştür. Bu insanlık tarihinde yeni bir dönemdir. İnsanların bütün bilgiye, insanlığın sahip olduğu bilgiye sahip olmasının çok kolay olduğu, erişilebilir olduğu bir zaman ve bu bilgiyi istediğiniz zaman kullanabilme şansına sahip olmanız muhteşem bir şey ama aynı zamanda çok tehlikeli bir şey. Yani bilgi gayesini kaybederse, kaosa götürürse tehlikeli bir hale gelir. Bilgi sadece malumat değildir. Bilgi, ahlak ve sorumluluktur. Bilgi bizi hakikate götüren yoldur. Bilgi amaç değil, araçtır.Dijitalleşme döneminde insanın idraki değişim yoluna girmiştir. Dijitalleşme ile birlikte görsel idrak aklın idrakinin önüne geçmiştir. Görsel idrak aklın idrakini zayıflatmaya, kalbin idrakini öldürmeye başlamıştır. Bu durum İletişim Fakültelerinde üzerinde durulması gereken önemli bir konudur. Artık insanoğlu sadece seyretmeyi seviyor. İnsanoğlu bakmayı, bakarak öğrenmeyi seviyor, okuyarak değil. Dijitalleşen dönemde üç hastalık insanı kuşatmış durumda. Günümüzde seyretme, seyredilme ve tecessüs hastalığı var. Bilgi kelimesinin Kur’an dilinde üç taksiri vardır. İlim, hikmet ve marifet. İlim sahibine alim diyoruz. Hikmetin sahibine hâkim diyoruz, marifetin sahibine de arif diyoruz. Onun için sadece malumat sahibi olmak kişiyi ilim sahibi yapmaz. İlim, hikmet ve marifeti birleştirmemiz gerekir.” “Bilgi Güç Değil, Ahlak ve Sorumluluktur.”Londra Üniversitesi’nde İngilizce ‘bilgi güçtür’ yazılı bir levha olduğunu ifade eden Görmez, “Batı dünyası bilginin gayesi olarak gücü seçti. Bilgiyi sadece güç olarak değerlendiremeyiz. Bilgi bir ahlak ve sorumluluğa dönüşmediği zaman insanlığın başına daha büyük felaketlere dönüşebilir. Bilgi güç değildir. Bilgi ahlak ve sorumluluktur. İslam medeniyetinde dini ilimlerde, insanlığı ve tarihi anlatan ilimlerde, fen ilimleri de yer aldı. Sevgili gençler üniversiteler bilgi havuzudur. Yani sizin burada güzel bir havuzunuz var ona benzetelim. Şırnak Üniversitesin bilgi havuzu olsun. Bu bilgi havuzunuza kaç fakülteniz varsa, o fakültelerde üretilen bilgiler o havuza akacak. Kimya, fizik, sosyoloji, felsefe, edebiyat, kelam, fıkıh tefsir, hadis ve tasavvuf hepsi birlikte akacak. Bunlar buluştuğu zaman üniversite olur. Fen-sosyal ve dini ilimler birbirleri ile etkileşim halinde olmalıdır. Akademinin önemi farklı bilgileri buluşturmasındandır. Üniversite ancak bütün ilimleri birleştirdiği zaman üniversite olur. Hayatınızda üç boşluğa yer vermeyin. Birincisi zaman boşluğu. Zamanınızı boşa harcamayın. Zamanınızı çok iyi yönetin. İkincisi zihninizi boş bırakmayın. İlim, hikmet ve marifet ile doldurun. Üçüncüsü kalbinizi boş bırakmayın. Kalbinizi sevgi, muhabbet ve hikmet ile doldurun. Kalbinize kin, haset, kötülük sokmayın. Bilgi yoğunluğu olan bir gencin hayatında üç şey, benlik, kişilik ve kimlik çok kıymetlidir. Değerli dostlar birey olacaksınız ama aidiyetlerinizi unutmadan. İnsanın benliğini unutmadan hareket etmesi, kişinin insanlar, kâinat, varlıklar ve Allah ile ilişkisinde kişilik vardır. Ahlak o dur işte. Bilgi ve ahlak ilişkisi burada devreye girer. Bilgi ahlak ve sorumluluğa dönüştüğünde sizin kişiliğinizi inşa eder. Tarih bize şunu gösterir. İnancını kaybeden kimliğini kaybeder. Dinini kaybeden tarihini, dilini, kültürünü de kaybediyor. Çünkü din bütün bunların koruyucusudur. Kimliğini kaybeden, kişiliğini ve benliğini kaybeder. İnsanın ahlakı insanın fıtratına göre seçilmiştir. Bütün ibadetlerin gayesi ahlaktır. Ahlak ibadetin gayesi değil, ibadet ahlakın vesilesidir. Namaz sizi bütün kötülüklerden alıkoymak için vardır. Ahlak asla iman, ibadet ve ahlak sıralamasında üçüncü sırada değildir. Ahlak imanla ve ibadetle beraber vardır. O üçüncü sırada zikrettiğimiz ahlaktır ve ahlakla beraber vardır. Beni sabırla dinlediğiniz için hepinize teşekkür ediyorum. Allah’ın meleklerinin kanatlarında olasınız. Allah sizleri muvafakat etsin. İyi bir insan olmanızı yüce Allah’tan niyaz ediyorum. İlim gayesi sadece malumat toplamak değildir. İlimin gayesi amendir ve bunu ahlaka dönüştürmektir. İlmi ahlak ve sorumluluğa dönüştürmeyi yüce rabbimizin hepimize nasip etmesini niyaz ediyorum ve hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Sayın Rektörümüze bu nazik davetinden dolayı teşekkür ediyorum.”dedi. Konferans Şırnak Valisi Ali Hamza Pehlivan, Şırnak Belediye Başkanı Mehmet Yarka ve Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Mehmet Emin Erkan’ın İslam Düşünce Enstitüsü Prof. Dr. Mehmet Görmez’e hediye takdimi ve fotoğraf çekimi ile son buldu. Ayrıca Prof. Dr. Görmez, son olarak Üniversitemiz Senato Odasında İlahiyat Fakültemizdeki öğretim üyeleri ile bir araya geldi.
29/03/41 | Şırnak Üniversitesi