Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun mesaj gönderdiği üniversitemizin 2014-2015 yılı akademik açılış töreni Şehri Nuh otelinde düzenlendi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan törende konuşan Rektörümüz Prof. Dr. Ali Akmaz, üniversitemizin gelişimi hakkında bilgi vererek; “Şırnak bir Üniversite şehri 6. yılımıza giriyoruz. 5 uluslar arası sempozyumu düzenleyen üniversiteyiz benimle beraber 5 akademik kadro ile başladık. Şu anda 271 akademik personelimiz var. Bunun 10 tanesi profesör, 4 tanesi doçent, 42 tanesi yardımcı doçent, 76 tanesi öğretim görevlisi, 16 tanesi de okutman. Bu da tüm Şırnak için gurur meselesidir. Bu gurur bize ait değildir. Yine 172 idari personel 72 hizmet elemanımız var. Şuan kadromuza baktığımız zaman 600 yakın personelle yolumuza devam ediyoruz. Şuana kadar 180 milyon yatırımın altına imza attık. Bu nokta da katkısını eksik etmeyen hükümet yetkililerimizde teşekkür ediyorum. Bu yıl içerisinde kampusumuza taşınacağız.. 24 bina ile seneye tüm faaliyetlerimizi orda uygulayacağız. Biz üniversiteyi kurarken “Şırnak şartları” demedik. Dünyanın herhangi bir yerinde en modern ve en gelişkin üniversitelerle yarışacağımızı söyledik. 2010 yılından sonra mezun olan bütün öğrencilerimizin 46 ülkede geçerli diplomayı veriyoruz. Şuanda 88 üniversite ile anlaşmamız var. Şırnak Üniversitesine giden her öğrenci döneminin bir bölümünü gelişmiş istediği bir üniversitede tamamlasın inşallah arzumuz budur. Şırnak, artık bir üniversite şehridir. Üniversitemizi kurduğumuzdan beri söylediğim bir şey var; üniversiteler farklı düşüncelerin birlikte yaşadığı kurumlardır. Düşüncelerimiz ne olursa olsun, ne kadar farklı olursa olsun çok şükür üniversitemizde kavga, gürültü çıkmadı. Farklı düşüncelerin teminatı benim. Sözlerimi bitirirken başta sayın Recai Kutan’a ve sayın Fehim Adak olmak üzere valime ve tüm misafirlerimize hoş geldiniz diyorum” şeklinde konuştu.Ardından kürsüye gelen Şırnak Valisi Hasan İpek ise şöyle konuştu; “Ülkemize gerçekten çok büyük hizmetler vermiş ve fikir hayatını bir yönetim hayatını Türkiye’de bugün itibarıyla hayata geçiren Türkiye’nin ilk seçilmiş Cumhurbaşkanını yetiştiren hocam çok muhterem çok değerli büyüğümüz, bakanımız, Recai Kutan, ve aynı okulun çok değerli mensubu ve bakanı Fehim Adak, öncelikle sizi Şırnak Üniversitesinin açılışında görmekten ve sizlerle Şırnak’ta birlikte olmaktan dolayı duyduğum memnuniyeti belirtir ikinize de özellikle hoş geldiniz diyorum. Yoktan var etmek Cenab-ı Allah’a mahsus bir haslettir ama olanları bir araya getirip çok güzel bir organizasyon yapıp ve bir bölgeyi değişime uğratmak ve olumlu yönde ilerlemesini sağlamak çok özel ve insanlara ait bir haslettir.Bu hasleti en iyi bir şekilde yerine getiren değerli rektör hocamı bu altıncı eğitim öğretim yılını açılışında Prof Dr. Ali Akmaz hocamı tebrik ediyorum ve kendisi ile birlikte olmaktan duyduğum memnuniyeti sizlerin huzurunda özellikle belirtmek istiyorum. Şırnak’ın ismini duyup “ben buraya gitmem” demeyerek burada insanlara hizmet etmek amacıyla Üniversitemize gelmiş çok değerli Profesör arkadaşlarımı çok öğretim görevlilerini ve siz çok değerli öğrencilerle beraber olmaktan dolayı duyduğum memnuniyeti belirtir 2014/2015 eğitim öğretim yılının hayırlı uğurlu olmasını dilerim. Hocam üniversite hakkında neler yapıldığını hangi noktaya geldiğini çok güzel ifade etti bana söyleyecek bir söz bırakmadı. Yalnız burada rektörüme bu çalışmalarından dolayı konuşmamın başında teşekkür etmiştim ama öğrencilerimize de çok teşekkür etmek istiyorum. Şunun için teşekkür etmek istiyorum.Şırnak Türkiye’nin en hassas bölgesi bütün olumsuz olayların, bütün provokasyonların yaşatılmak istendiği bir yer ve böyle bir ortamda çok sevgili öğrencilerimizin kendi fikirleri ne olursa olsun olayları şiddete varmadan ve medeni bir şekilde tartışma ortamı ve yaşama ortamı için buluştukları ve gerçekten bir birlerine fikirlerini beğenmeseler de saygı göstererek birlikte yaşama ortamı gerçekleştirdikleri için gerçekten çok teşekkür eder ve hepsini tebrik ediyorum. Şırnak Üniversitemizin ilimize çok şey kattığını görüyorum ve bundan sonrada çok şey katacağına inanıyorum. Öğrencilerimize sadece bir tavsiyem var şunu asla unutmayın; gelecek sizlerin bu bir slogan değil bu bir realite. 1970’li yıllarda biz üniversitede iken birazdan dinleyeceğiniz 2 muhterem şahıs, Recai Kutan ve Fehim Adak, bunlar benim yaşlarda veya daha genç bu ülke için hizmet etme ve bu ülkeyi daha ileriye götürmek için oradan oraya koşuyorlardı. Biz de onları izliyorduk, bugün siz de öylesiniz. Aradan yıllar geçecek, sizler bu noktada olacaksınız ve kesinlikle sizler bu ülkeyi yöneteceksiniz. Onun için şunu asla unutmayın, önünüze çıkan engeller geçicidir, bunu önlemenin tek şartı sabırdır. Ben ilk okulda okurken kitabımın arkasında bir resim vardı. Resimde sıradağlar vardı, bir ceylan koşuyordu. Cudi Dağı gibi hiç unutmam. Diyordu ki “ey ceylan koşabildiğin yere kadar koş oradan daha ilerisini göreceksin.” Sizlerde görebildiğiniz yere kadar koşun kesinlikle oraya vardığınızda daha ilerisini göreceksiniz. Konuşmamı bitirirken 2014/2015 eğitim yılının Şırnak Üniversitenin ve siz değerli öğrencilere, tüm öğretim üyesi arkadaşlarıma ve buraya teşrif eden çok değerli misafirlere hayırlı uğurlu olmasını diliyor hepinizi saygıyla selamlıyor sevgiyle kucaklıyorum.”Vali İpek’in ardından kürüyse gelen Devlet Eski Bakanı Fehim Adak, yıllarca yabancı ülkelerin bizleri yönlendirdiğini bunun da enerjimizin, gücümüzün tamamının kullanılmamasına neden olunduğunun altını çizdi.2014-2015 yılı akademik açılış töreninin açılış dersini ise kürsüye son gelen Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) Genel Başkanı Recai Kutan yaptı. Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) Genel Başkanı Kutan, yaşamında edindiği deneyimleri ve başından geçen önemli olayları paylaştığı açılış dersinde şunları vurguladı: “Şimdi yeni bir yüzyılın başlangıcındayız. İnsanlarımız daha yaşanabilir, daha adil, daha huzurlu bir dünya düzeni kurulsun istiyoruz. Bu isteklerin gerçekleşmesinin ilk şartı devletimizin yeniden yapılandırılmasıdır. Bunun için devletçi, otoriter ve yasakçı “kutsal devlet” anlayışı terk edilmeli, milletin iradesini esas alan, hukuku kuvvetin emrine değil, kuvveti hukukun emrine veren bir anlayışa geçilmelidir. Biz ideolojik devlete hayır, demokratik devlete evet diyor, hakim değil, hadim devlet olsun istiyoruz. Büyük Türkiye, terör ve diğer sorunları çözmeden gerçekleşemez. Elbette bu çözüm, sadece namlunun ucunda değildir. Çözüm, ilmin, ahlaki değerlerin ve hukukun temel kurallarına bağlı kalarak bulunabilir. Hedefimiz, kan ve gözyaşının akmadığı, anaların feryadının duyulmadığı, terör ve şiddetin son bulduğu, Türkü ve Kürdü ile kardeşlerimizin en içten duygularla “benim vatanım, benim devletim” diyerek kucaklaştığı bir Türkiye’yi gerçekleştirmek olmalıdır.Sevgili gençler, önünüzde uzun bir ömür var. Zorlu ama bir o kadarda heyecanlı ve sevinçli günleriniz olacak. Karşınıza engeller de çıkacak. Hüzünleriniz, umutsuzluklarınız olacak. Ne olursa olsun, asla vazgeçmeyin. Hiçbir zaman inancınızı yitirmeyin. Tarihimizdeki zaferlere bakın. Çanakkale’ye, Kurtuluş Savaşına bakın. Tarihimizdeki bütün zaferler “silahla” değil, “inançla” kazanılmıştır. İnanıyorsanız mutlaka kazanırsınız. Saplantılı ideolojilerin değil, büyük ideallerin peşinde koşun. İnsanların hayrı ve saadeti için çalışın. Gün gelir çok para kazanabilirsiniz. Ama eğer bir idealiniz yoksa, büyük hayalleriniz yoksa, bunların hiçbir anlamı olmaz. Unutmayın; dünyayı ihtirası olanlar değil, iddiası olanlar şekillendirir. Büyük şair Necip Fazıl Kısakürek “Sakarya Türküsü” isimli meşhur şiirinde der ki:“Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir;Oluklar çift, birinden nur akar, birinden kir.”Sizler de hayatınız boyunca hep iki tercihten birini seçmek zorunda kalacaksınız. Siz temiz olanı seçin. Ne olursa olsun haktan, doğrudan, mazlumdan yana olun.Ben 27 yaşındayken 9 yıl süreyle Diyarbakır Devlet Su İşleri Bölge Müdürü oldum. Diyarbakır merkez olduğu bölgenin hudutları dahilinde Urfa, Mardin, Siirt, Bitlis, Muş, Van ve Hakkari vardı. Gençliğimin 9 yılı Fırat’ın ve Dicle’nin kenarında geçti. Türkiye’nin en büyük projesi olan GAP o dönemde gerçekleşti. Fırat ve Dicle bana çok şey öğretti. Su hayatın kaynağıdır. Kuran’ da; “hayatı olan, diri olan her şeyi sudan yarattık” buyruluyor. Ben sudan çok şey öğrendim. Bugün bir su uzmanı olarak şunu söyleyebilirim ki insan ve su bir birine çok benzer. Mesela suyun sertliği arttıkça tadı ve temizleme özelliği azalır. İnsan da öyle. Yumuşak su nasıl çamaşırlardaki kirleri rahatlıkla çözüyorsa, yumuşak huy da kalpleri yumuşatır, gerginlikleri yok eder. Sizler de öfkenizde su gibi olun. Su ilahi hikmet gereği hidrojen ve oksijen moleküllerinden oluşur. Hidrojen yanıcı, oksijen yakıcıdır. Ama su olunca ateş suyla söner. İlim de öyledir. Yani fikirlerin çarpışmasından gerçek ortaya çıkar. Birbirinizin fikrine saygı gösterin. Kaba kuvvetle değil, fikir kuvvetiyle çarpışın. Yine hepiniz bilirsiniz; bilim adamları kar tanelerini incelediler. Binlerce fotoğraf çektiler. Bu resimlerden gördüler ki bir birine benzer tek bir kar tanesi bile yok. Sizlerde kar taneleri gibi olun. Renkleriniz, bölgeleriniz, dilleriniz, düşünceleriniz, giyimleriniz farklı olabilir. Ama farklılıklarınızı ayrılık nedeni değil, zenginlik unsuru olarak görün. Unutmayın, hepiniz aynı bahçenin çiçekleri, aynı milletin evlatlarısınız. Su damlacıkları taşı deler. Taşı delen, suyun gücü değil, sürekliliğidir. Sizlerde aynı hedefe odaklanmış, su damlaları gibi olun. Göreceksiniz ki bütün duvarlar çatlamış, karşınızdaki bütün engeller yıkılmış olacaktır.”Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) Genel Başkanı Recai Kutan, açılış dersini şöyle tamamladı; “Kainat yaratıldığından beri elma yere düşer. Yine kainat yaratıldığından beri tas suyun yüzeyinde yüzer. Newton’u ve Arşimet’i farklı kılan tek şey elmanın neden yere düştüğünü, tasın neden batmadığını sormuş olmalarıdır. Siz de öyle olun. Size sunulanla yetinmeyin. Sorgulayın, eleştirin, araştırın. Hani bir söz var; “boynundan büyük işlere kalkışma.” İnanmayın, siz hep boyunuzdan büyük işlere kalkışın. Bu duygularla hepinizin alınlarınızdan öpüyor, sevgiyle kucaklıyorum. Değerli hocalarım, aziz misafirler, sevgili gençler konuşmamın sonunda sizlerle bir arada olmak ve sizlere hitap edebilmekten duyduğum büyük mutluluğu tekrar ifade ediyor, bana bu imkanı sağlayan üniversitemizin başta rektörümüz muhterem Ali Akmaz olmak üzere değerli yöneticilerine şükranlarımı sunuyorum. Allah milletimize aydınlık ve güzel günleri nasip buyursun.”Üniversitemiz 2014-2015 yılı akademik açılış töreni, Rektörümüz Prof. Dr. Ali Akmaz ve Vali Hasan İpek’in Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) Genel Başkanı Recai Kutan ve Devlet Eski Bakanı Fehim Adak’a üniversitemize ait plaket ve çeşitli hediyelerin takdim edilmesiyle son buldu.
5.11.2014 | Şırnak Üniversitesi